Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ile toplantı yapıldı.  Sevgili arkadaşlar, 15.02.2019 tarihinde Türkiye İlaç ve Tıbbi Cİhaz Kurumu ile aldığımız duyumlar ile alakalı toplantı gerçekleştirilmiş olup toplantıya İŞİDSAD yönetim kurulu başkanı Gazi Büzkaya ve Odyoloji Derneği adına başkan sıfatıyla ben katılmış bulunmaktayım. İlk olarak toplantı sırasında şitme cihazı satış ve uygulama merkezleri yönetmeliğinde değişikliğe gidileceğini öğrenmiş bulunuyoruz. Ayrıca, daha önce mesul müdürler odyometrist, odyolog, ve sertifikalı kişilerden oluşmakta olmasına rağmen Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkan vekili Recep Uslu 2014 yılında çıkan meslek yönetmeliğini dikkate aldıklarını ve işitme cihazı deneme yetkisinin odyologlara verildiğini bu nedenle bundan sonraki süreçte odyologların mesul müdür olmalarını içine alan yönetmelik değişikliğine gidileceğini açıklamıştır. Bu karar öncelikle kazanılmış hakkın geri alınamayacağı yasal olarak mümkün olmadığından uygulanması imkansız ve yasalara aykırı bir durumdur. 22 Mayıs 2014 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan talimatname ile "Odyolog işitme ve denge ile ilgili hastalıkların tanısında hekimin yönlendirilmesi ile tanısal testlerin gerçekleştirilmesi rehabilitasyonu ile işitme rehabilitasyonu için kullanılacak cihazların belirlenmesi seçimi ve proglanmasını yapar" denilmektedir. Yine aynı tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan talimatnamede "Odyometrist işitme cihazı uygulamasına yönelik kulak kalıbı ölçülerini alır, uygun görülen cihazların kazanç ve çıkış değerlerini ölçer ve ayarlarını yapar" denilmiştir. İki madde mukayese edildiğinde tek başına odyologun mesul müdür olması mümkün gibi görünmemektedir, çünkü kalıp alma yetkisi olmadığı gibi SUT gereği zorunlu tutulan cihaz kazanç ve çıkış değerlerini de ölçme yetkisi verilmemiştir. Anlaşılan o ki, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkan ve vekili meslek yasalarını yeterince incelemeden, hukuk ve mantık temellerine dayandırmadan karar vermektedir. Bu durumun bir diğer kabul edilmesi mümkün olmayan sonucu da işitme cihazı satış merkezlerinde çalışan 2000 civarındaki kişi ve bakmakla yükümlü olduğu binlerce kişinin vahim sonuçları kaile almadan işsiz bırakılacak olması ve bu durumun işsizlikle mücadele etmesi gereken devlet eliyle atanmış uzmanlar tarafından yapılacak olmasıdır. Bu belirtilenler ve daha fazlası Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkan vekilinin ne yapmaya çalıştığını anlamamızı mantık, hukuk ve evrensel insani değerler açısından anlamamızı imkansız kılmaktadır. Güncel uygulamanın kendi içinde pek çok sorun içermesine rağmen sadece bir meslek örgütünün bir tek kendi menfaatleri doğrultusunda sarf ettikleri akıl dışı çabalarıyla değiştirilmesi belirtilen nedenlerle mümkün değildir. Buna ilave olarak toplantıdan ilgili bürokratların da hevesle destek verme niyetinde olduğunu gerek hal ve hareketlerinden anlamış bulunuyorum. Böyle bir uygulamanın gündeme gelmesi veya alalacele uygulamaya sokulması durumunda gereken tüm hukuki haklarımızın savunulması için gerek şahsım gerekse dernek yönetimi olarak tüm hukuki mücadelenin gerektiği şekilde verileceğini bildiririm. Giderek artan bir şekilde mesleki haklarımıza her gün yeni bir ket vurulması ve elimizden alınmasının giderk arttığı ve sinsice uygulandığı bu durumda desteklerinizin mesleki onurunuz ve kendi geleceğiniz açısından hayati öneme haiz olduğunu hatırlatırlatırım. Saygılarımla Odym. Leyla TOPKAN |
|
3577 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |